Page 87 - camiyegidiyorum3

14. Ünite: Namazımı düzenli kılıyorum.

İlk Namaz

Şimdi hatırlıyorum anne- raber yavaş bir sesle kelime-i da bütün eziyet çeken, hasta
mi, on beş sene evvel beni şehadet getirerek kollarımı ve olan, felakette bulunan, fakir
ilk sabah namazına kaldır- yüzümü kuruladım. Arkama olan Müslümanların sağlık ve
mıştı. Galiba yine böyle bir dönünce, annemi, Mekke’den huzur içinde olmalarını sen-
kıştı. Onun odasına bitişik getirdiği ipekli seccadeyi açı- den isterim, de... Kendin için,
olan küçük odamdaki küçük yor gördüm... Normalinde kendi iyi olman ve şeytanın
yatağımda uyurken alnımı bu seccadeyi kullanmaz, yalanlarına aldanmaman için
okşayan nazik eliyle, nazik misafirleri gelince ara sıra duâ et! En sonunda da Fatiha
ince parmaklarıyla saçlarımı çıkarırdı. Sonra başına yeşil ile bitirirsin dedi.
tarayarak: başörtüsünü örterek beni ça- Annem seccadeyi topla-
“Haydi Ömerciğim kalk, ğırmıştı: “Gel...” yarak bana uyuyup uyuma-
demişti, kalk, haydi yavrucu- Gittim. Kısaca bana, ya- yacağımı sordu, uykum var
ğum.” pacaklarımı, önceden öğret- mıydı? Bunu bilmiyordum...
Ben gözlerimi açmıştım. tiklerini tekrar etti: “İki rekât Cevap vermedim.
“Fakat anneciğim, demiş- sünnet... Gece öğrendiğin “Haydi öyleyse, git kitabı-
tim, daha gece...” sureleri de Fatiha’dan sonra nı getir, dersini dinleyelim.”
Her vakit öptüğü yerden, okursun. Unutmadın ya?”. “Peki!”
sol kaşımın ucundan tekrar “Hayır”, dedim. Annem ise: Odamın perdeleri biraz
öperek: “Yok yavrucuğum, “Haydi...” O, iftitah tekbirini beyazlaşmış, dışarısı aydın-
saat yedi, sonra vakit geçer...” ellerini omuzlarına kaldıra- lanmaya başlamıştı. Ma-
İçi tüylü küçük terlikleri- rak kadınlardaki gibi yapar- samın üstünde açık duran
mi giyerek ve gözlerimi yum- ken, ben de farkında olmadan kitabımı kaptım, annemin
ruklarımla ovuşturarak onu onu taklit etmiştim. Sünneti yanına koştum, hiç yanlışım
takip ettim. Karanlık sofadan bitirdikten sonra, bana, göz- çıkmadı. Annem geceleri der-
geçerek lavaboya gittik. La- leri içi aydınlık ve sevgi dolu di ki:
vabonun penceresine vuran bir şekilde gülerek: “Yavrum, “Yatmazdan önce dersini
yaprak gölgeleri bir an bana demişti, sen kadın mısın? Ka- üç defa oku, yavrum, uyur-
korkunç bir yaratık gibi gö- dınlar öyle başlar, sen erkek- ken melekler sana onu öğre-
züktü ama sallanmaya baş- sin, ellerini kulaklarına götü- tir.”
layınca zihnimde canlandır- receksin. O melekler bu gece de,
dığım ve beni ürküten şekil Ve elleriyle benim küçük uykumda bana dersimi öğ-
dağılıverdi. ellerimi kulaklarıma kaldıra- retmişlerdi. Annem yumuşak
Annem ayak havlusunu rak erkeklerin namaza başla- kalpli aferinlerle saçlarımı
yere sermişti bile. Hırkamı ma şeklini öğretti. Namazdan okşadı. Ve:
çıkardım, kollarımı sıvadım, sonra duâ ederken sordum: “Daha okula çok vakit
suyu açtım. Anneciğim: “Nasıl duâ edeceğim var.” diye beni kendi yata-
“Haydi, besmele çek!”, dedi. anne?” ğına yatırdı. Uykum yoktu,
Ilık su ellerime dökülüyor, O duâ ediyor ve dudakları anneme bakıyordum. Yeşil
annem başucumda biraz da hareket ettikçe başörtüsü de başörtüsü başında, bir hayal Ömer Seyfettin’in “İlk Namaz” isimli eserinden uyarlanmıştır.
kontrol eder gibi bekliyordu. kendisiyle beraber dua eder gibi hareket ederek Kur'an'ını
“Yüzünü... Kollarını, yine gibi oynuyordu. Başını salla- aldı ve pencerenin kenarına,
üç defa...”, diye fısıldıyor, dı, duâsını bitirdikten sonra, geniş divana oturarak sevgi
unuttukça: “Aa, hani başına daha hâlâ hatırımda: dolu sesi ile okumaya başladı.
mesh?”, gibi uyarılarla eksik- “Evvela Müslüman oldu- Aradan 15 sene geçmiş ve
lerimi bana hatırlatıyordu. ğum için ey yüce Allah’ım ben….
Abdest bitince annemle be- sana hamd ederim,” de. Sonra

1 Kümelere ayrılarak hikayeye namaz kılmaya yönlendirici bir mutlu son yazalım.

2 Kümeler olarak yazdığımız hikayelerimizi sınıfta canlandırmaya çalışalım. En
beğenilen hikayeyi alkış oylamasıyla seçelim.

3 İlk defa namaz kılışını hatırlayanlar varsa sınıfta o günkü tecrübelerimizi
paylaşalım.

87