Page 93 - camiyegidiyorum3
P. 93

15. Ünite: İnanç-davranış ilişkisini öğreniyorum.


               İhsan: Allah her zaman görür


                İhsan, Arapça “güzel olmak” anlamına ge-  üstüne çıkarak ürünlerde daha üst kaliteyi
                len  “hüsn” kökünden  türetilmiştir. Genel  fazladan ücret almadan sunmaktır.
                olarak “başkasına iyilik etmek” ve “yaptığı   Bu konuda İmam Gazzali şu örneği ve-
                işi güzel ve gerektiği gibi yapmak” şeklinde  rir:  “Ticaretle uğraşan bir  kimse,  şu  ko-
                iki anlamda kullanılmaktadır.          nulara dikkat ederek, adaletin üstündeki
              5
                   İşi güzel yapabilmek için o işin nasıl ya-  ihsan seviyesine yükselebilir: Aşırı kârdan
                pıldığının bilgisine de sahip olmak gerekir.  kaçınmak, kârdan fedakarlık etmek, borç-
                İhsanda bulunan yani iyilik yapan veya gö-  lulara karşı anlayışlı olmak, durumları
                revlerini gerektiği gibi yapan kişiye “muh-  yoksa borcu daha sonra ödemelerine imkan
                sin”  denir. İbadetler  dahil  kişinin  yaptığı  vermek, alacaklının gelmesini ve vadesinin
             10
                her şey bu kapsama girer. Muhsinler, iş ya-  dolmasını beklemeden, imkanı varsa onun
                parken Allah’ın onları “alîm” sıfatıyla gör-  ayağına gidip borcunu ödemek, pazarlıktan
                düğünü bilirler ve bu nedenle işlerini ku-  pişman olup cayana kolaylık göstermek ve
                sursuz ve hatasız yapmaya çalışırlar. Hatta  son olarak fakirler için ayrı bir veresiye def-
                gerekenden daha fazlasını severek ve iste-  teri tutarak, borçlarını ödeyemedikleri tak-
             15
                yerek yaparlar. Bu nedenle Cibril hadisinde  dirde kendilerinden alacağını istememeye
                geçen “Sen Allah’ı göremesen de Allah seni  niyet etmek.”
                görüyor” cümlesinin hikmetini kavramış,   Yapılan  işin  küçük  olması  o  işi  önem-
                varmak  istediği noktaya ulaşmış olurlar.  siz kılmaz. Her iş ve görev kendine göre ve
                Böylesi muhsinler aynı zamanda “bollukta  kendi bağlamında önemlidir. Bütün işler
             20
                da darlıkta da Allah yolunda harcarlar, öf-  birbirlerini etkileyebilir. Bu nedenle “bir
                kelerini yenerler, insanları affederler. Allah  şey olmaz” deyip kazalara, haksızlıklara
                işini güzel yapanları, muhsinleri sever.” (3/  adaletsizliğe sebep olmamak gerekir.
                Al-i İmran, 134). İbadetlerinde de son de-  Türkçede bu konuda şöyle bir atasözü
                rece dikkatlidirler, özellikle namazlarını  vardır: Bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir
             25
                Allah’ın huzuruna çıktıklarının bilincinde  at kurtarır, bir at bir komutan kurtarır, bir
                olarak kılarlar.                       komutan bir ordu kurtarır, bir ordu bir sa-
                   Muhsin olanlar yaptıkları her işin önem-  vaş kurtarır, bir savaş bir ülkenin tüm in-
                li olduğunu, işlerini savsaklamamak gerek-  sanlarını kurtarır.
                tiğini bilirler. Günümüzde bu en çok alış-
             30
                verişte ortaya çıkmaktadır. Tüketici olarak
                nasıl kusursuz ve kaliteli hizmet ve ürün  Kaynaklar:
                almak istiyorsak, aynı şekilde ürettiğimiz  Bireysel ve Toplumsal Boyutlarıyla İs-
                her şeyi de kusursuz ve kaliteli yapmamız  lam’da ‘İhsan’ Erdemi; İhsan ÇAPCIOĞLU,
                gerekir. Tüketiciyi koruma kanunları ada-  Mehmet AKIN (https://dergipark.org.tr/tr/
                leti sağlamaya yarar, alınan hizmet veya  download/article-file/611993)
                ürünün söz verildiği kalitede olmasını sağ-  DİA, İhsan maddesi
                lar. İhsan ise bu seviyenin bir derece daha


               1  Yukarıdaki metnin ana fikrini üç çümleyle defterimize yazalım.

               2  İhsan konusuna günlük yaşamımızdan örnekler verelim.

               3  Sıra arkadaşımızla atasözünde geçen nal örneğini günlük hayatımızdan bir duruma
                  uyarlayalım.












                                                                                                       93
   88   89   90   91   92   93   94   95   96   97   98